Bursa Orhangazi’de Şirin Bir Yer: Sölöz Beldesi

Bursa Orhangazi’de Şirin Bir Yer: Sölöz Beldesi
Bu bölgelere seyahat planınız varsa mutlaka uğrayın Sölöz Beldesine. Sıcak insanları, İznik Gölü kenarında bulunan restoranları ve tarihiyle bunu hak eden yerlerden. İstanbul’a da oldukça yakın.
Sölöz Beldesi; Orhangazi ilçesine bağlı ve İznik Gölü güney kısmına 1.5 km mesafede yer alıyor. İznik ilçe merkezine de 16 km mesafede konumlanmış. Yani Bursa’ya ya da İznik’e geldiğinizde hemen yanı başınızda bulunuyor. Lokasyon için tıklayabilirsiniz.
Sölöz Beldesi’ne Nasıl Gidilir?
İstanbul’dan gidecekler için; Bursa ya da İznik bölgesine ulaşıp sonrasında devam etmeleri gereken bir rota var. Bursa’ya feribot ya da otobüsle ulaşacağınız gibi Yalova ve İznik için de aynı şartlar geçerli.
Hatta kapsamlı bir şekilde bahsettiğim; İznik’te Gezilecek Görülecek Yerler yazısına bakarak bir bisikletle bile gelebilirsiniz buraya. İşin özü gitmek isteyene ulaşım alternatifi çok.
Sölöz Beldesi’nin Tarihi
Evet şimdi Sölöz Beldesi’ni önemli yapan konulara giriyoruz ufak ufak. Kaynaklara bakılırsa eski adı Pthapolis olan kasabayı Argonotlar kurmuşlar.
Beldenin adı da aslında hüzünlü bir aşk hikayesi sonucu ortaya çıkmış. Argonotlar’dan köyü kuran Thassos’un yakın arkadaşı Soloeis, dereye atlayarak intihar etmiş. Bunun üzerine de köyün adı Soloeis olmuş.
Şimdi biraz da belde sakinleri ile yaptığım sohbetten alıntılar yaparak anlatayım size;
Önceleri buralarda ipek böceği yetiştiriciliği yapılırmış. Şimdilerde “gençler ipek böceğini bile tanımaz” diyorlar. Yani o derece uzak kalınmış bu kültüre.
Tabi zamanla halkın geçim kaynağı zeytincilik olmuş. Yukarı köyde daha doğrusu eski Ermeni köyünde kilise varmış fakat o da yıkılmış. Şimdilerde o köyde az da olsa hayvancılık yapılıyormuş.
Sölöz ve İpek Böceği Yetiştiriciliği
Kahvehaneden çıkıp biraz sokaklarda yürüyeyim diye adımlamaya başladım. Önüme farklı bir mimariye sahip ev çıkınca merak edip fotoğraflarını çekmeye başladım. Tam o sırada çekim yaptığımı gören bir mahalle sakini bana anlatmaya başladı buranın hikayesini. Sonra hızını alamadı aşağı indi ve başladı evin geçmişini anlatmaya. Tabi sonradan anladım ki bu güzel abimizin çocukluğu merak edip fotoğrafını çektiğim evde geçmiş.
100 yılı aşkındır ayakta kalan bir yapıymış bu “bina”. İpek böceği yetiştirmek için kurulmuş. Dışarıdan görünen bacalar da bu yüzden bulunuyormuş. Yunanlılar bölgeyi işgal ettiğinde bina hastane olarak kullanılmış ve bölgede tek yıkılmayan yapı olmuş. Ev sahibi; çok konforlu olduğunu ve kendini bildi bileli aynı vaziyette kaldığını söylüyor yapının. Beni epey bilgilendirdi. Özellikle uzakdoğulu turistler çok geliyormuş bu evi görmek için.
Çocukluğundan kalma bir tüfeğin bu evde hiç paslanmadığını ama yeni taşındıkları beton evde ilk yılında pas içinde kaldığını söyleyerek ne denli konforlu bir yaşam alanı sunduğunu da anlattı laf arasında.
Sölöz’de Yayın Balığı ve Kerevit
Yine belde sakini büyüklerden duyduğumu paylaşayım. Bana “Sölöz’de yayın balığı ye tadı damağında kalır” demişlerdi. Gerçekten hem manzara ve mekanlar çok güzel hem de yayın balığı.
Evet buraya tam gün harcayın demiyorum ya da harcayabilirsiniz de ama geçerken böyle bir yer olduğunu bilin. Sıcak insanlara sahip olduğunu ve turist gibi değil de halkın içine karışacağınız bir belde olduğunu bilip keşfedin diye..
Bir de ufak bir not: 1945 yılında Sölöz’de Prof. Dr. Şevket Aziz Kansu tarafından gerçekleştirilen arkeolojik araştırmalar sonucunda, buradaki yerleşimin kalkaolitik çağa uzandığını kanıtlanmış.
Recommended Posts

Bozcaada’da Nerede Ne Yenir?
Temmuz 12, 2020

Doğu Ekspresi Yolculuğu Hakkında Önemli Bilgiler
Kasım 14, 2019